Pazartesi, Ağustos 09, 2010

Hala cevap yok ve bakışmak


Düşünmeksizin geçen bir haftasonunun ardından yine bilgisayar başındayım. Bakışıyoruz yine. Hani ortaokuldayken bir bakışma olayı vardı. Sınıfta birbirinden hoşlanan kişiler derste bakışırdı ya. Onun gibi birşey. Tek farkı bilgisayar ekranı ile birbirimize karşı romantik duygular beslemiyoruz.
Herneyse gelelim bakışmaya. Bununla ilgili bilinçli bir anım yok. sadece ilkokulda derste beni dikizlediğim ama bu anlama yormadığım bir arkadaşım vardı. (Esra sen bilirsin, hani Ufuk vardı sınıfta, yıllar sonra sen söylemiştin bana baktığını !) bir de orta hazırlıkta böyle biri oldu. Yine anlamamıştım da sınıftaki kızlar söylemişti. Çok kızmıştım (niye kızıyorsam artık). Zaten sonrasında da okuduğum sınıflardaki erkek sayısı 3'ü geçmediğinden ve onlar da önümde oturup benimle kanka muhabbeti yaptığından böyle bir olayım olmadı. Üniversiteye de otobüsle gittim ama yol boyunca sadece elimdeki ders notlarına ya da kitaba gömülü olduğum için zaten olmayan becerimi iyice körelttim.
Bakışmanın profesörü kuzenimdi. Profesör az kalır, kendisi bu konuda ordinaryus bir insandı o zamanlar. Şimdi çoluk çocuğa karıştı, heba oldu birikimi. Steril özel okul ortamında yetişen bendenizden farklı olarak o lise'ye otobüsle gider gelirdi. Hep aynı otobüsle gidip geldiği için bakıştığı belli başlı yakışıklılar edinmiş kendisine onları anlatırdı. Sonra bir yaz bizimle yazlığa geldi 1 haftalığına. Hatun öğlene doğru, havlusunu omzuna atıp kırıta kırıta havuz başına gider, 3-4 saat güneşlenip gelirdi. Ben oldum olası havuz muhabbetinden hoşlanmadığımdan gitmezdim ve çevirdiği işleri bilmezdim. O bir haftanın sonunda eve döndüğünde ilk olarak havuz başında çok da yakından tanımadığım kişilerle bakıştığını, evin önünden geçenlerle bakıştığını, o da yetmezmiş gibi bir de komşumuz anten hikmet teyzenin kozalak oğluyla bakıştığını öğrendim. Ardından gelen dönemde ne zaman kuzene yazllıktan birinden bahsetsem "Biz onunla bakışıyoduk zaten..." lafını işitiyordum.
Bunların üstüne şu anki kocasıyla da bu otobüs bakışmaları sonucu tanıştığını öğrenmek OHAA dememe sebep oldu.
Kendisini bakışlarla erkek tavlama becerisi nedeniyle buradan takdir ediyorum ve kendi kızına bu özgürlüğü vermediği için kınıyorum.

Not: kuzenin adı, bu blogu okumadığını bilsem de bende saklı. Zaten sürekli beni çocuklarına onu utandıracak şeyler anlatmakla suçlar...

Fotoya gelince, tabi ki kuzenim değil, bir arkadaşım. Sadece günün konusuna uygun bir foto olsun istedim.

1 yorum:

Çocukla Kampa Gidilir (mi?) dedi ki...

bakışmayı özledim!
hemde çok!

söylemesi ayıp güzel bakarım :)

bazı insanlar var mesela, süper gözleri var ama boş bakıyo, onunla bakışmışsın bakışmamışsın farketmez...

bakışalım lütfen..
bakılacak güzel gözler olsun hayatlarımızda.

tam da bakışlar konusuna kafayı takmışken bu yazıyla karşılaşmak güzel oldu.